1. Ana Sayfa
  2. VoiceOver
  3. Sam Harris podcast'inin modern düşünce üzerindeki etkisini keşfetmek
VoiceOver

Sam Harris podcast'inin modern düşünce üzerindeki etkisini keşfetmek

Cliff Weitzman

Cliff Weitzman

Speechify'in CEO'su ve Kurucusu

#1 AI Seslendirme Oluşturucu.
İnsan kalitesinde seslendirme
kayıtlarını anında oluşturun.

apple logo2025 Apple Tasarım Ödülü
50M+ Kullanıcı

Felsefe, sinirbilim ve güncel olayları konuşma biçimimizi dönüştüren platformlar arasında, Sam Harris'in podcast'i—resmi adıyla Making Sense Podcast—göz ardı edilemeyecek kadar etkili. Bu podcast, düşünme tarzımızı zorlayan çok çeşitli konularda derinlemesine sohbetler için bir merkez görevi görüyor. İster dönüştürücü deneyimlerden etkilenen bir sinirbilimci olun, ister ahlaki bir dünyada yolunu çizmeye çalışan bir lise öğrencisi, bu podcast’te mutlaka size hitap eden bir şey var.

Mikrofonun arkasındaki isim: Sam Harris

Arka plan ve nitelikler

Making Sense podcast’inin kendisine dalmadan önce, sunucuyu yani Sam Harris’i biraz daha yakından tanıyalım. Sam Harris Amerikalı bir podcast yayıncısı, evet ama bu unvan onun üstlendiği pek çok rolün sadece görünen kısmı. Sam, yoğun bir çalışmanın ardından sinirbilim alanında doktora yapmış, bu sayede de alana önemli katkılarda bulunmuş biri. Sinirbilim çoğu insanın derinlemesine anlamadığı bir konu, fakat esasen sinir sisteminin bilimsel incelemesi—bu da insan davranışını, bilinci ve hatta özgür irade gibi karmaşık olguları anlamaya kapı açıyor. Sinirbilim altyapısı yalnızca süslü bir unvan değil; psikoloji, etik ve maneviyat dahil ancak bunlarla sınırlı olmayan çok çeşitli konulardaki kavrayışına derinlik kazandırıyor.

Bilimsel çalışmalarının ötesinde, Sam Harris aynı zamanda bir filozoftur; çoğu insanın aklından geçirip kolay dile getiremediği soyut kavramları ve ahlaki ikilemleri derinlemesine irdeler. Felsefi tartışmalarını kamuya taşımış, sadece raflarda yer bulmakla kalmayan, aynı zamanda New York Times gibi yayınlarda da öne çıkan kitaplar kaleme almıştır. "The Moral Landscape" ve "The End of Faith" gibi kitapları, etik, din ve insan zihni üzerine tartışmaları alevlendirmiş; yerleşik norm ve inançları hem öven hem de eleştiren tartışmalara öncülük etmiştir. Sam’in bilimsel ve felsefi uzmanlığının benzersiz birleşimi, genellikle ayrı görülen bu dünyalar arasında gidip gelmesini sağlayıp; varoluş, ahlak ve insan doğası gibi karmaşık sorulara bütüncül bir bakış getirmesine olanak tanıyor.

Tüm bunların üzerine, Sam Harris zihinsel sağlığa da adım atıp meditasyon ve farkındalık odaklı Waking Up adlı uygulamayı hayata geçirdi. Bu uygulama erişilebilir olması amacıyla tasarlanmış, yoğun bir ebeveynden stresli bir öğrenciye kadar herkesin günlük yaşamına kolayca entegre edebileceği rehberli meditasyon seansları sunuyor. Sam Harris, Waking Up uygulaması aracılığıyla sinirbilim ve farkındalık konularındaki derin bilgisini kullanarak zihinsel iyi oluşu teşvik ediyor; odaklanmayı artıran, stresi azaltan ve yaşam kalitesini yükselten pratik araçlar sunuyor.

Çok yönlü kariyer

Sam Harris, günümüzün modern bir polimadı olarak tanımlanabilir. Çok yönlü kariyeri akademik disiplinlerin ötesine geçerek toplum hayatında da farklı şekillerde etkili oluyor. Örneğin, yakın zamanda özgür irade konusunda yeni bir kitap yayımladı; bu konu yüzyıllardır filozoflar ve bilim insanlarının kafasını kurcalıyor. Kitap, insanların gerçekten seçim yapma özgürlüğüne sahip olup olmadıklarını ya da sadece biyolojimiz ve içinde bulunduğumuz çevrenin birer ürünü olup olmadığımızı masaya yatırıyor. Bu çalışma, Harris’in karmaşık fikirleri herkesin anlayabileceği şekilde sadeleştirme becerisinin çarpıcı bir kanıtı olarak öne çıkıyor.

Yazar ve akademisyen olmanın yanı sıra Sam Harris, sosyal medya platformlarında da son derece aktif. Ancak, ondan gereksiz tweetler ya da Instagram özçekimleri beklemeyin; onun sosyal medya varlığı entelektüel uğraşlarının bir uzantısı olarak öne çıkıyor. Güncel olaylar hakkında sinirbilim ve felsefe geçmişine özgü bir perspektifle yorum yapması ya da mevcut durumu sorgulayan makalelere bağlantılar paylaşması fark yaratıyor. Harris, pandemiden tartışmalı konulara kadar pek çok konuda veriye dayanarak konuşuyor; takipçileriyle diyaloglara girerek ifade özgürlüğü ve açık tartışma ruhunu canlı tutuyor. Tüm bu çeşitli ama birbiriyle bağlantılı faaliyetler, Making Sense podcast’ine de yön veriyor. Dinlemeye başladığınızda, sinirbilimin felsefeyle, güncel olayların zamansız sorularla buluştuğu zengin bir dünyaya adım atıyorsunuz—insan beyninin dinamiklerinden, küresel pandeminin açığa çıkardığı sosyo‑politik meselelere kadar uzanan geniş bir yelpazede 'bir sohbetin' parçası oluyorsunuz.

Podcast formatı: uzun soluklu sohbetler

Making Sense podcast’ini diğer podcast denizinden ayıran en önemli özelliği, tavizsiz biçimde uzun soluklu sohbetlere bağlı kalmasıdır. Bilgi kırıntılarına ve tek cümlelik özetlere bağımlı bir dünyada, bu format adeta ferahlatıcı bir nefes gibi geliyor. Ortalama bir bölüm konuları üstünkörü geçmiyor; aksine derinlemesine irdeliyor. Sam Harris sohbetin doğal akışında ilerlemesine izin vererek, çoğu zaman tahmin edilemez ama bir o kadar da aydınlatıcı bir entelektüel yolculuğa öncülük ediyor. Bir bölümün bir saatten uzun sürmesi olağan, bazen iki saati bile bulabiliyor. Fakat bu uzunluk sıkıcı değil, aksine gerekli. Bir konunun tüm yönleriyle tartışılabilmesi, katmanlarının aralanıp karmaşıklığının ortaya konması için bu süreye ihtiyaç var.

Konuk seçimi de bu sohbetlerin kalitesini artırıyor. İster Amerikan ya da küresel siyasetin karmaşıklıklarını aydınlatabilen siyasi uzman David olsun, ister araştırmaları dünyayı anlama şeklimizi etkileyen bilim insanı Tim; konuklar yalnızca konuşan kafalar değil. Diyaloğa gerçekten derinlik ve içerik katıyorlar. Bu ortamda, uzun soluklu sohbetler, çoğu konunun hak ettiği ama nadiren fırsat bulduğu ayrıntılı ve incelikli tartışmalar için bir zemin oluşturuyor.

Bu uzun soluklu yaklaşım sayesinde dinleyiciler yalnızca geçici bilgi kırıntıları ya da yüzeysel görüşlerle yetinmiyor. Gerçek anlamda içgörü, yeni bakış açıları ve karmaşık meseleler hakkında daha derin bir anlayış elde ediyorlar. Format, dinleyicileri eleştirel düşünmeye, ön kabullerini sorgulamaya ve konularla gerçekten derinlemesine etkileşime girmeye teşvik ediyor. Hızlı atışmaların ve sansasyonel başlıkların egemen olduğu bir medya ortamında Making Sense podcast'i; zamanın yavaşladığı, zihnin ise hızlandığı bir alternatif sunuyor—tüm bunlar hem insan beyninin hem de modern dünyanın karmaşıklıklarını kavrayan bir sunucu tarafından yönetiliyor.

İmza bölümler ve tekrar eden temalar

Waking Up ve Making Sense

"Waking Up" podcast'inden bugün bilinen "Making Sense" podcast'ine geçiş, Sam Harris'in bir entelektüel olarak evriminde kayda değer bir dönüm noktasıydı. Başlangıçta "Waking Up" özellikle sinirbilim ve farkındalığa odaklanıyordu. Bu dönemde podcast, özellikle Sam Harris'in sinirbilimci geçmişi nedeniyle onun ilgi alanları ve uzmanlığının doğal bir uzantısıydı. Aynı zamanda meditasyon ve farkındalık aracı Waking Up App ile de bütünleşmişti. Bu ilk versiyonda, dönüştürücü deneyimler, psikedelikler ve insan bilincinin incelikleri gibi konular sık sık gündeme geliyordu.

Ancak zaman içinde, programın kapsamı Sam Harris’in kendisinin dahi başlangıçta öngöremeyeceği şekilde genişledi. "Making Sense" olarak yeniden markalaşma bu evrimi yansıtıyordu. Bu yeni çatı altında podcast, sinirbilim alanının ötesine geçerek çok daha geniş bir yelpazede konuları tartışmaya açtı. Yeni isim ise Sam’in amacını çok iyi özetliyor gibiydi: giderek karmaşıklaşan bir dünyayı, ister bilimsel bir bakışla, ister felsefi bir diyalogda, isterse jeopolitik bir tartışmada, anlamlandırmak. Yani bu değişiklik sadece bir başlık değişikliği değil; sinirbilim laboratuvarı veya meditasyon matının ötesine uzanan, güncel olaylar ile entelektüel tartışmaların her köşesine ulaşma iddiası taşıyan ideolojik bir genişlemeydi.

Gündemdeki konular: din, yapay zeka ve ahlak

Sam Harris, toplumun en tartışmalı konularına korkusuzca dalmasıyla tanınıyor. Örneğin din konusu. Harris, örgütlü dine yönelik açık sözlü eleştirileriyle bilinir ve uzmanları sıklıkla İslam ve Hristiyan bakış açıları gibi konuları tartışmaya davet eder. Bu sohbetler yalnızca teolojik eleştiriler olmakla kalmıyor; çoğu zaman ifade özgürlüğü, ahlak ve hatta jeopolitik gibi daha geniş temalarla bağlantılı ilerliyor.

Yapay Zeka ise podcast’te başlı başına sıcak bir gündem maddesi. "We Contain Artificial Intelligence" gibi bölüm başlıkları, AI'nın etik boyutları, iş piyasalarına ve toplumsal yapılara olası etkileri ve makineleşen bir dünyada insan olmanın anlamı gibi varoluşsal soruları irdeleyen derin sorgulamaları yansıtıyor.

Bir de Sam Harris’in "narsistlerin altın çağı" olarak nitelediği ahlaki olarak belirsiz alanlar var. Cumhuriyetçi Parti ve Trump gibi figürlerin Amerika’yı kutuplaştırdığı bir dönemde, Harris bunun kamu güveni ve bilgi bütünlüğünün aşınması anlamına ne geldiğini tartışıyor. Making Sense podcast'inde yapılan konuşmalar sadece akademik bir egzersiz değil; mevcut durumu zorlayan, kök nedenlere inen, düşündürücü diyaloglardan oluşuyor. Tartışmalar yalnızca sorunları tespit etmekle kalmıyor; yanlış bilgi, sosyal medya ya da bu çürümeye zemin hazırlayan toplumsal yapılar gibi sebeplerin de üzerine gidiyor.

Ünlü konuklar ve paradigma değiştiren sohbetler

Uzmanlar ve otoriteler

Making Sense podcast'indeki entelektüel derinlik, konuk listesinin etkileyiciliğiyle daha da zenginleşiyor. Örneğin Neil deGrasse Tyson, astrofizik dünyasını dinleyicinin evine getirirken, karmaşık teorileri sekizinci sınıf öğrencisinin bile anlayabileceği şekilde açıklıyor. Uzun yaşam bilimi üzerine çalışan doktor Peter Attia, özellikle pandemi döneminde sağlık konularında Harris’le önemli sohbetler gerçekleştiriyor. Kanadalı psikolog Jordan Peterson ise kültürel ve psikolojik meselelerde kendi başına tartışma konusu olan fikirleriyle programa renk katıyor. Bu uzmanların varlığı podcast'in içeriğine otorite ve güvenilirlik katıyor, podcast’i yalnızca fikir değil aynı zamanda bilimsel, kültürel ve güncel olaylarla ilgili konuları tartışmak için güvenilir bir kaynak haline getiriyor. Ukrayna, küresel endişeler ya da kıyamet makinesi gibi başlıklar da bu kapsama dahil.

Tartışmalı figürler

Making Sense podcast’i ise yalnızca tanınmış uzman ve otoritelerle sınırlı kalmıyor. Sam Harris, en azından bazı kişilerce kutuplaştırıcı kabul edilebilecek isimleri de cesurca davet ediyor. Mesela yazıları özellikle Amerika siyaseti ve Batı politikaları hakkında tartışma yaratan köşe yazarı Bret Stephens ya da ana akım ideolojilere meydan okuyan alternatif bakış açılarına sahip Michael gibi isimler. Buradaki amaç kutuplaşmayı körüklemek değil; farklı platformlarda genellikle ihmal edilen ya da tabu kabul edilen konulara alan açmak.

Bu tartışmalı figürleri davet etmek bilinçli ve iyi düşünülmüş bir seçim. Amaç, önyargıları ve kabulleri sorgulatan bir diyalog ortamı yaratmak. Sam Harris’in bu konuklarla bile soğukkanlı ve mantığa dayalı bir sohbet yürütebilmesi podcast’in en güçlü özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Bu yaklaşım entelektüel çeşitliliğin önemini vurguluyor; dinleyicileri kendi inanç ve varsayımlarını gözden geçirmeye, gerekirse yeniden değerlendirmeye teşvik ediyor. Cesurca yapılan bu tercihler diyalogu zenginleştiriyor ve Making Sense podcast’ini sadece tek bir bakış açısına değil, birbirini anlamlı biçimde zorlayan farklı perspektiflere açılan bir entelektüel tartışma arenası haline getiriyor.

Eleştiriler ve övgüler

Making Sense podcast'i entelektüel derinliğiyle övgü topladı. Ateizmden etikle ilgili Parfit Yasası’na veya AI konularına kadar uzanan bölümlerde, program bilgili ve eleştirel tartışmaya olan bağlılığıyla takdir ediliyor.

Başarısına rağmen podcast, bir dizi eleştiriye de maruz kaldı. Bazıları, özellikle İslam veya Cumhuriyetçi Parti gibi hassas konuları tartışırken perspektif çeşitliliğinin eksikliğinden şikayet ediyor. Diğerleri ise podcast’in zaman zaman, özellikle sosyal medyada yanlış bilginin yaygın olduğu alanlarda, "iptal kültürüne" katkıda bulunduğunu öne sürüyor.

Topluluk etkisi: hayran katılımı ve yan etkinlikler

Making Sense podcast’i sadece bir dinleme deneyiminden fazlası; aynı zamanda bir topluluk. Resmi web sitesi samharris.org ve sosyal medya kanalları aracılığıyla dinleyiciler, devam eden tartışmalara katılabilir, yeni konu önerilerinde bulunabilir veya gelecekteki soru‑cevap bölümleri için sorularını gönderebilirler. Podcast ayrıca sık sık felsefede bir ilke olan "s yasasına" atıfta bulunarak dinleyicileri konuyu incelemeye ve tartışmaya davet eder.

Podcast’in etkisi yalnızca işitsel medyada kalmıyor. Waking Up App (wakingup.com) gibi yan projeler ve "The End of Faith" ile "Lying" gibi kitaplar, bahsi geçen konuları derinlemesine incelemek isteyenler için tamamlayıcı kaynaklar olarak sunuluyor.

Ticarileşme ve sürdürülebilirlik

Making Sense podcast’i sürdürülebilirlik için çeşitli gelir kaynaklarına dayanıyor. Wakingup.com gibi platformlarda aboneliklerin yanı sıra, kitle fonlaması da podcast’in yüksek kaliteli prodüksiyonunu ve zengin konuk listesini sürdürmesini sağlayan bir başka yol.

Ürünler ve ortaklıklar da podcast’in mali sağlığına katkıda bulunuyor. Markalı ürünlerden, bilim ve hayatta kalma konularına odaklanan kuruluşlarla işbirliğine kadar bu alanlar, podcast’in devamlılığını sağlayan ek kaynaklar oluşturuyor.

Sam Harris podcast’inin gelecekteki rotası

Tüm bunlara ek olarak, Making Sense podcast’i hız kesmeden yoluna devam ediyor. Genişleme planları arasında Carl Robichaud gibi konukları ağırlayarak küresel siyaseti derinlemesine incelemek ya da Amerika'nın ahlaki yapısını keşfeden bir dizi başlatmak olabilir. Sinirbilimden pandemiye kadar açtığı derin tartışmalar göz önüne alındığında, podcast’in entelektüel anlamda zengin içeriklerin merkezi olmaya devam edeceğini söylemek yanlış olmaz.

İşte size Sam Harris podcast’inin ilgi çekici dünyasına kısa bir bakış. Sinirbilimin sunduğu ihtimaller sizi heyecanlandırıyorsa ya da özgür irade gibi karmaşık bir atmosferde yolunuzu bulmaya çalışıyorsanız, bu podcast muhtemelen merakınızı cezbedip bakış açınızı zorlayacak, düşünceye aç bir dünyada size entelektüel bütünlük adına önemli katkılar sunacaktır.

Speechify Sesli Video Transkripsiyon ile favori Making Sense bölümlerinizi yazıya dökün

Making Sense podcast’inin hayranıysanız ve Sam Harris ile birlikte karmaşık konuların derinliklerine dalmayı seviyorsanız, bu sohbetleri tekrar gözden geçirmenin ne kadar faydalı olabileceğini biliyorsunuzdur. Speechify Sesli Video Transkripsiyon bunu sizin için kolaylaştıran bir araç. iOS, Android, PC ve Mac’te mevcut olan Speechify ile podcast bölümlerini yazıya dökebilir, böylece kendi hızınızda okuyabilir, analiz edebilir veya paylaşabilirsiniz. Özgür irade üzerine ayrıntılı tartışmaları incelemek ya da Sam’in sinirbilim konuşmasını çalışma grubunuzla paylaşmak istiyorsanız, Speechify yanınızda. Neden bir şans vermiyorsunuz? Making Sense podcast’inin entelektüel derinliğini Speechify Sesli Video Transkripsiyon ile metne dökün.

SSS

Making Sense podcast’i genç dinleyiciler için, örneğin lise öğrencileri için uygun mu?

Evet, Making Sense podcast’i hem zihinsel olarak ilgi çekici hem de erişilebilir şekilde tasarlanmıştır; bu da onu lise öğrencileri gibi genç dinleyiciler için harika bir kaynak yapar. Podcast, bilim ve felsefeden güncel olaylara kadar çok çeşitli konuları içgörülü fakat anlaşılması kolay bir şekilde ele alıyor. Derslere destek ya da bağımsız çalışmaya ilham kaynağı olarak kullanılabilir.

Dinleyiciler Making Sense topluluğuna aktif olarak nasıl katılabilir?

Dinleyiciler, sadece podcast bölümlerini dinlemek dışında da Making Sense topluluğuna çeşitli şekillerde katılabilir. Makalede podcast’in aktif bir çevrimiçi topluluğa sahip olduğu belirtilmişti, ancak dinleyicilerin ayrıca çevrimiçi forumlara katılabileceği, topluluk tarafından belirlenen konu başlıklarına katkıda bulunabileceği ve Sam Harris’in ev sahipliği yaptığı canlı etkinlikler veya web seminerlerine katılabileceği belirtilmemişti. Bu etkinlikler bazen uzman konukları da ağırlayarak, karmaşık konuları daha etkileşimli şekilde tartışma fırsatı sunuyor.

Making Sense podcast’indeki içeriklere benzer içeriklere ulaşabileceğim başka formatlar ya da platformlar var mı?

Evet, Sam Harris entelektüel çalışmalarını sadece podcast ile sınırlı tutmadan daha geniş alanlara taşıdı. Sesli bölümlere ek olarak, Sam Harris’in web sitesinde yazılmış makaleler, denemeler ve blog yazıları bulabilirsiniz. Bu yazılı içerikler, dinlemek yerine okumayı tercih edenler için başka bir format sunar. Ayrıca Waking Up App; rehberli meditasyon oturumlarının yanı sıra podcast’in entelektüel temalarına uygun kısa konuşmalar da sunmaktadır.

1000+ sesle 100+ dilde seslendirme, dublaj ve ses klonu üretebilirsiniz

Ücretsiz Dene
studio banner faces

Bu Makaleyi Paylaş

Cliff Weitzman

Cliff Weitzman

Speechify'in CEO'su ve Kurucusu

Cliff Weitzman, disleksi farkındalığı savunucusu ve dünyanın 1 numaralı metinden konuşmaya uygulaması Speechify'ın CEO'su ve kurucusudur. Speechify, 100.000'den fazla 5 yıldızlı yoruma sahip olup App Store'da Haberler & Dergiler kategorisinde birinci sırada yer almaktadır. 2017 yılında, interneti öğrenme güçlüğü yaşayan kişiler için daha erişilebilir kılmaya yönelik çalışmaları nedeniyle Forbes 30 Under 30 listesine seçilmiştir. Cliff Weitzman; EdSurge, Inc., PC Mag, Entrepreneur, Mashable ve diğer önde gelen yayınlarda kendisine yer verilmiştir.

speechify logo

Speechify Hakkında

#1 Metin Okuyucu

Speechify dünyanın önde gelen metin okuma platformudur; 50 milyondan fazla kullanıcıya sahip ve 500.000'den fazla beş yıldızlı yorumu ile güvenilir bir hizmettir. Speechify, iOS, Android, Chrome eklentisi, web uygulaması ve Mac masaüstü uygulamalarıyla öne çıkıyor. 2025 yılında, Apple, Speechify'a prestijli Apple Tasarım Ödülü’nü WWDC'de takdim etti ve “insanların yaşamlarını kolaylaştıran kritik bir kaynak” olarak tanımladı. Speechify; 60+ dilde 1.000+ doğal ses sunuyor ve neredeyse 200 ülkede kullanılıyor. Ünlü sesler arasında Snoop Dogg, Mr. Beast ve Gwyneth Paltrow bulunuyor. İçerik üreticileri ve işletmeler için Speechify Studio gelişmiş araçlar sunar: AI Ses Oluşturucu, AI Ses Klonlama, AI Dublaj ve AI Ses Değiştirici dahil. Speechify aynı zamanda uygun maliyetli ve yüksek kaliteli metin okuma API'si ile lider ürünlere güç katmaktadır. The Wall Street Journal, CNBC, Forbes, TechCrunch ve diğer büyük medya kuruluşlarında yer alan Speechify, dünyanın en büyük metin okuma sağlayıcısıdır. Daha fazlası için speechify.com/news, speechify.com/blog ve speechify.com/press adreslerini ziyaret edebilirsiniz.