Disleksi, her beş yetişkinden birini etkileyen ve ciddi öğrenme güçlüklerine yol açabilen bir durumdur. Peki bu tam olarak nedir ve nasıl tedavi edilir?
Haydi, disleksinin ne anlama geldiğini ve bu bozukluğun diğer önemli yönlerini inceleyelim.
Disleksi hakkında bilmeniz gerekenler
Disleksi, nörobiyolojik nedenlere dayanan özgül bir öğrenme bozukluğudur. Disleksi olan bireyler yazılı kelimeleri tanımakta, bazı kelimeleri çözümleme ve hecelemekte zorlanırlar.
Bu sorunlar genellikle bir dilin fonolojik bileşenlerindeki yetersizliklere dayanır ve çoğu zaman diğer bilişsel becerilerden ve sınıf içi eğitimden bağımsız olarak ortaya çıkar.
Disleksi, okuma becerisini yöneten beyin bölgelerindeki bireysel farklılıklardan kaynaklanır. Ailede disleksi ya da başka öğrenme güçlükleri (disgrafi, diskalkuli ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB)) öyküsünün bulunması da bu durumla ilişkilidir.
Bir diğer önemli nokta, disleksinin kişileri akranlarından daha az zeki yapmadığıdır. Hatta tam tersine, disleksiye sahip kişiler son derece zeki olabilirler.
Beyinleri farklı şekilde çalışır, ama bu mutlaka olumsuz bir durum anlamına gelmez. Disleksi olanlar, alışılmışın dışında düşünme yetenekleriyle, çoğu insana kıyasla daha yaratıcı olabilirler.
Çoğu zaman, kötü yazım, öğrenme zorluğu ve kelime okuma sorunlarına rağmen gelişmiş problem çözme becerilerine sahip olurlar.
Bu da bizi bir başka disleksi belirtisine götürür: Okuma dışındaki olağanüstü yetenekler ile okuma ve öğrenme hızının diğer insanlara göre geride kalması arasındaki uyumsuzluk.
İyi haber şu ki, disleksiye sahip bireyler, sistematik eğitim ve doğru destekle bu zorlukların üstesinden gelebilirler.
Disleksinin yol açtığı öğrenme güçlükleri
Disleksiyle ilişkili en büyük sorunlardan biri, sınırlı fonolojik farkındalıktır. Bu beceri, kelimeleri oluşturan tek tek sesleri fark etmenizi ve bunlar üzerinde işlem yapabilmenizi sağlar. Bu yetenek olmadığında, okuma güçlükleri yaşar ve okuma akıcılığınız düşer.
Aynı zamanda, kişiler kafiye kurmakta da zorlanabilirler. Özellikle disleksi olan çocuklar kafiye yapmakta (ör. ked, led, red, ped) zorlanır ve bu tarz görevlerden kaçınabilirler, çünkü bu durum özgüvenlerini zedeleyebilir.
Dislektiklerin yaşadığı bir diğer sorun ise, tek tek hece veya sesleri birbirinden ayırmaktır. Örneğin, bazı kişiler “Land” kelimesini “L” harfini söylemeden söylemekte güçlük çekebilirler.
Gelişimsel disleksiye sahip kişiler için konuşma seslerini ayırt etmek de zorlayıcı olabilir.
Uzmanlar genellikle bu durumu test etmek için ‘sleigh’ kelimesini kullanır. Altı harfle yazılır ama yalnızca üç ses içerir. Bir çocuk ya da yetişkin sürekli üçten fazla ses kullanıyorsa, disleksi söz konusu olabilir.
Bozulmuş fonemik farkındalığın yanı sıra, disleksi olanlar kelime ve harfleri hızlıca hatırlayıp adlandırmakta zorlanabilirler. Bu yetenek RAN (hızlı otomatik adlandırma) olarak bilinir ve kelimeleri çabucak tanıyarak akıcı okumanızı sağlar.
Akıcı okuma ve RAN ile ilgili zorluklar, okuduğunu anlama becerisini de sekteye uğratabilir. Nedeni aslında basit – eğer okumakta zorlanıyorsanız, çabuk yorulursunuz. Bir bölümü ya da tüm metni bitirdiğinizde, okuduklarınızı unutmuş olabilirsiniz.
Sonuç olarak, bazı kısımları tekrar tekrar okumanız gerekir; bu da bizi disleksinin bir başka zorluğuna, yani akranlarınıza göre daha yavaş okuma sorununa götürür. Bu, her yaşta önemli bir sorundur.
Öğrencilerde ise, bu durum belirli dersleri sınıf arkadaşları kadar hızlı öğrenmelerini engeller ve gelişimlerini olumsuz etkiler. Yetişkinlerde ise, iş yerindeki görevlerini zamanında tamamlamalarını zorlaştırır.
Son olarak, dislektiklerde ince motor beceriler de etkilenebilir; özellikle el ve bileklerdeki küçük kasları kullanan hareketlerde. Bu durum çeşitli alanlardaki performansı olumsuz etkileyebilir:
- Matematik
- Organizasyon becerileri
- Hafıza
- Okuma becerisi
- Fonolojik işlemleme
- Çalışma becerileri
- Özgüven
- El yazısı
- Günlük aktiviteler
Disleksili bir yetişkin ya da çocuğun öğrenmesine nasıl yardımcı olunur
Disleksiyi hafifletmek için herkese uyan tek bir yöntem yoktur. Herkesin ihtiyaçları farklıdır ve disleksinin birçok nedeni olabilir. Yine de, çoğu tedavi yaklaşımının ortak noktaları bulunur.
Örneğin, dislektik öğrenciler özel eğitimde yapılan uyarlamalardan yararlanmalıdır. Pediatri profesörü Sally Shaywitz’in de gösterdiği gibi, disleksi insanlardan zamanı çalar. Bu uyumlaştırmalar ise dengeyi sağlar.
Bu telafi edici strateji son derece destekleyicidir. Farklı yaş gruplarındaki öğrenciler şu imkanlardan yararlanabilir:
- Dersleri kayda almak ve sonradan tekrar dinlemek
- Sessiz bir çalışma alanı
- Sınavlarda ek süre
- Okumak yerine sesli kitaplar kullanmak
- Kalemle yazmak yerine tablet veya bilgisayarda yazı yazmak
- Çözümlemeyi oyuna dönüştüren uygulamalar kullanmak
Dislektik öğrencilere ve yetişkinlere destek olmanın daha pek çok yolu vardır. Bu engelle yaşayan herkes, spor veya dans gibi keyif aldığı, kendini iyi hissettiren aktivitelere yönlendirilmelidir.
Duygusal destek de en az akademik destek kadar önemlidir.
Disleksi çoğu zaman özgüven eksikliğine ya da utanca yol açar. Dislektik bireyler, başkalarının kolayca yapabildiği şeylerde zorlandıkları için hayal kırıklığı yaşayabilirler.
Bu nedenle, disleksiye sahip kişiler daha dirençli olabilmek için bu bozukluğu ebeveynleriyle veya doktorlarıyla konuşmalıdır. Bu konuşmalar, öğrenme güçlüğünü netleştirebilir ve hem sosyal ortamlarda hem de okulda başa çıkmak için yeni yollar açabilir.
Ayrıca, Uluslararası Disleksi Derneği, New York Eğitim Sistemi ve diğer ilgili kuruluşlar, disleksiye sahip bireylerin özgül öğrenme güçlüklerini aileleri ve profesyonellerle açıkça konuşmalarını önermektedir.
Eğer yol işaretlerini okumakta, notları kopyalamakta ya da iş arkadaşlarının talimatlarını anlamakta zorlanıyorlarsa, bu yüzden eleştirilmemelidirler.
Bunun yerine, bu kişilerin okuma güçlükleriyle başa çıkabilmeleri için desteğe ihtiyaçları olduğu unutulmamalıdır.
Ayrıca, dislektik bireylerle çalışıyorsanız, hata yapsalar bile çabalarını takdir etmeli ve bunu mutlaka görünür kılmalısınız.
Bu özellikle çocuklar için çok önemlidir. Okuma becerilerindeki ilerlemelerini (ön bilgileri çok sınırlı olsa bile) fark edin ve gösterdikleri çaba ile gurur duyun.
Son olarak, disleksinin onların başarılı bir yaşam sürmesini engelleyeceğini düşünmelerine izin vermeyin. Whoopi Goldberg, Steven Spielberg ve benzeri diğer ünlü kişilerin bu bozukluğa rağmen büyük başarılar elde ettiğine dair hikayeler paylaşın.
Disleksiye sahip bireyleri desteklemek için Speechify’ın metni sese çeviren araçlarını kullanın
Speechify’ın kurucusu Cliff Weitzman da dislektiktir. Okulda, okuma problemi ve akıcı kelime tanıma konusundaki zorluklarının farkındaydı; bu yüzden genellikle yüksek sesle okuması gerektiğinde tuvalete saklanırdı.
Kendini aptal, bozuk ve tembel sanıyordu. Ancak tanı aldığı gün hayatının en mutlu günüydü.
Çözülebilecek bir sorunu olduğunu öğrendi.
Babası ona, okumadan metni anlamasını sağlayan bir sesli kitap aldı. Aynı zamanda destekleyici öğretmenler de onun durumunu yönetmesine yardımcı oldu.
Aynı şeyi siz de güçlü metni sesli okuma yazılımı Speechify ile yapabilirsiniz. Uygulama özellikle disleksi olan bireyler için tasarlanmış olup, bu bozukluğu yönetmeye yardımcı pek çok özellik sunar.
Özellikle, çoklu duyusal bir yaklaşım kullanılır. Görsel, kinestetik ve işitsel yöntemleri bir araya getirerek, uygulama öğrenmeyi teşvik edebilir ve okuma güçlüğüyle başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
Speechify’ın metinden sese dönüştürme özellikleri hakkında daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçin.

